kavak mantarı tohumu etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
kavak mantarı tohumu etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

30 Aralık 2016 Cuma

Mantar yetiştirerek köyden kente göçe "dur" dedi

Ekime hazır hale gelen kompost beklemeden ekim yapılır. Ekimde , buğday ,çavdar, mısır v.b. hububat denelerine sardırılmış tohumluk misel kullanılır. ekimden maksat, tohumluk miselin kompost içerisine olabildiğince homojen bir şekilde yayılması, karıştırılmasıdır. Bir ton kompost için 5-7 kg arasında veya 8- 10 lt misel kullanılır . misel daha düşük dozlarda ekilirse gelişme süresi uzamakta ve rakip ve istenmeyen organizmaların kompost içerisinde çoğalma riski artmaktadır. Tersine yüksek dozda ekim yapıldığında ise maliyeti artırıcı etkenle birlikte misel gelişmesi sırasında istenmeyen ölçüde sıcaklık yükselmesi olabilir.
Kompost iyi bir besin ortamı olduğundan her türlü mikrobial bulaşmaya karşı duyarlıdır. Bu nedenle ekimde çalışanların hijyen şartlarına büyük ölçüde özen göstermeleri , ekimde kullanacakları alet ve ekipmanların temiz olmasına dikkat etmeleri gerekir .
Ekim elle veya makine ile yapıla bilinir. Tohumluk misel kompost a homojen bir şekilde karıştırılır ve kasa,naylon torba veya ranzalara yerleştirilir. Ekimi yapılan kompost hafifçe bastırılarak düzeltilir odalara yerleştirilen kompost üzerine kağıt veya ince naylon örtü ile örtülerek hem muhtemel bulaşmalara karşı hem de yüzey kurumalarına karşı tedbir alınmış olur. Bulaşmalara karşı ayrıca %1 lik formalin ve %0.1 DDVP ile oda haftada bir ilaçlanmalıdır. Ara sıra su pülvarize edilerek örtü kağıtlarının nemli kalması sağlanır . Bu devrede kapı ve havalandırmalar kapalı tutulur yalnız ısı ayarlamalarında havalandırmalar kullanılır, oda ve kompost sıcaklığının 28 C nin üzerin çıkmamasına özen gösterilir.
Gelişme dönemi için en uygun sıcaklık oda içi 23 C kompost 25 C oda içi nem %80-90 de miseller 13 –15 günde kompost u tamamen sarar ve ortama mantar kokusu yayılmaya başlar. Bu süre zarfında misel gelişmez ise bunun nedenlerini söyle sıralayabiliriz.
- Kompost aşırı ıslak yada kurudur.
- Kompost sıcaklığı 30 C yi aşmıştır
- Kompost besin maddelerince fakirdir.
- Kompost hazırlanması ve pastörizasyonu iyi yapılmamıştır.
- PH uygun değildir
- Hastalık yada zararlılarla bulaşma vardır.

22 Aralık 2016 Perşembe

Mantarhaneye ne kadar kompost koymalıyım?

Mantarhaneye ne kadar kompost koymalıyım?

Günümüzde çoğu girişimcinin en çok üzerinde düşündüğü konulardan birisi kurduğu mantarhaneye kaç ton kompost koyması gerektiğidir. Aslında yapılan hesaplamalarda ne kadar çok kompost koyarsam o kadar çok kazanırım düşüncesi çok yanlıştır. Maalesef üreticilerimiz bu işe ilk başlarken nasıl daha çok kompost koyabilirim düşüncesini taşımaktalar.
Normal standartlarda 112 metrekare bir üretim çadırına maksimum 12 ton civarında kompost koyulması gerekmektedir. Bu tonajın üzerine çıkıldığında çadır içi hava sirkülasyonu zorlaşmakta ve doğal olarak kirli havayı atamadığı için verimleri düşmektedir. Yine bir yanılgı ise dilden dile dolaşan (%30, %35, %40 verim alıyorum, aldık, almış) gibi duyumlar ile hareket eden üreticilerimiz malesef mantar üretimi kazançlara ulaşamamaktadır.

14 Aralık 2016 Çarşamba

Mikro Krediyle Evinde Mantar Yetiştiriyor.

Artık ülkemizde sektör haline gelen mantar üretimine bir girişimci daha katıldı.  Hatay'da girişimci bir kadın, çocukluğunun lezzeti olarak tabir ettiği mantarı yetiştirebilmek amacıyla yaptığı araştırmalar sonucu evinin bir odasında istiridye mantarı üretmeye başladı. B vitaminin yanı sıra demir, bakır ve fosfor bakımından zengin olan istiridye mantarı, Hatay'da ilk defa kadın girişimci Habibe Koçak tarafından üretilmeye başlandı. Evinin bir bölümünü aldığı 800 liralık mikro krediyle adeta mantar tarlasına çeviren Koçak'ın, en büyük hayali ise büyük bir emekle “çocuğu” gibi baktığı mantarları yurt dışına satabilmek. Üç çocuk annesi Habibe Koçak (47), AA muhabirine yaptığı açıklamada, çocukluğundan bu yana mantarın lezzetini çok sevdiğini ve bu ürüne özel bir ilgisinin olduğunu söyledi.
Daha önce de kültür mantarı yetiştirmek istediğini fakat ilk denemesinde başarısız olduğunu belirten Koçak, internetten yaptığı araştırmalar sonucunda istiridye mantarı yetiştirmeye karar verdiğini belirtti.Maddi sıkıntıları nedeniyle bir türlü istiridye mantarını yetiştirmek için girişimde bulunamadığını ifade eden Koçak, şöyle devam etti:
“Mantarla ilk tanıştığımda 8 yaşındaydım. Annem toplardı bize yedirirdi. Bizim evin et yemeği mantardı. Şimdi ben de evde çocuklarıma mantar yemeğini sürekli yaparım. İnternetten faydalarını araştırırken bir gün mantar üretmeye karar verdim. Yerim müsaitti fakat maddi yönden destek bulmak zorundaydım. Mantarla ilgili internette araştırma yaptığım sırada mikro kredi uygulamasını öğrendim ve hemen başvuruda bulundum. Çünkü bu işle ilgili bütün planlarımı uzun zamandan bu yana yapıyordum. İlk etapta 800 liralık kredi desteği aldım ve çocukluğumun lezzeti olan mantarı yetiştirmek için hemen girişimlere başladım.”
İstiridye mantarının Hatay'da bulunmadığını bu nedenle Kastamonu'dan tohum getirttiğini vurgulayan Koçak, evinin bir bölümünde çalışma başladığını ve ilk denemesinde de başarılı olduğunu kaydetti. Mantarı yetiştirebilmek için birçok aşamanın bulunduğunu ifade eden Koçak, öncelikle satın aldığı saman, talaş ve kepeği bahçesinde büyük kazanlarda kaynattığını ve istiridye mantarının kompostosunu hazırladığını, ardından da bu kompostoya tohumları yapıştırdığını söyledi.
Hayalinde büyük bir mantar üretim tesisi kurmak olduğunu ifade eden Koçak, “Aldığım ilk ürünü öncelikle evde pişirdim ve çocuklarımla birlikte yedik. Çok lezzetliydi. Bu lezzetin herkesin sofrasında yer almasını isterim. Bunun için en büyük hayalim büyük bir tesis kurup, hemen her yere mantarı göndermek. Ayrıca çocukluğumun lezzetiyle yurt dışına açılmak” diye konuştu. Koçak, evinin bir bölümünde yetiştirdiği mantarları satmak için şu an marketlere başvurduğunu ve kabul edildiğini, birçok ilden de şimdiden sipariş almaya başladığını kaydetti.

Dünyada Marka Haline Gelen Porçini Mantarı

Sofralarımıza daha yeni yeni giren ve ülkemizde henüz yetiştiriciliği yapılamayan Porçini mantarı, halk arasında ayı mantarı, çörek mantarı veya bolet mantarı isimleriyle de bilinmektedir. Ülkemizde yaygın olarak yetişen porçini mantarının etli şapka kısmı, sap kısmından daha koyu renklidir. Islakken parlar ve hafif yapışkandır. Rengi değişken, kestane veya soluk kahverengidir.
Günümüzde mantar yetiştiriciliğinde zirvede olan istiridye mantarını büyük olasılıkla tüketimde geçmesi beklenen porçini mantarı şileliler arasında ‘kıtırdak’ ismi ile biliniyor. Şile’nin yöresel mutfağında büyük öneme sahip olan mantarın tencere yemekleri, tavası, ızgarası, böreği, pidesi yapılıyor. Pek çok farklı mantar türüne ev sahipliği yapan Şile’nin yerli halkı her yıl mantar zamanı aileleriyle birlikte mantar toplamaya çıkıyor. Şile’de toplanan mantarlar talep doğrultusunda tüm Türkiye’ye dağılırken, Şile halkının da yan gelir kaynağı oluyor. Eylül, Ekim ve Kasım aylarında özellikle meşe ağacının altında kendiliğinden yetişen porçini, orman sınırı boyunca gazeller üzerinde genellikle çok sayıda görülüyor. Hoş kokusu ve lezzetli tadı ile yenilebilen en iyi mantarlardan biri olan porçini, kurutularak, konserve veya turşu halinde saklanabiliyor. Porçini, Avrupa restoranlarında porsiyonu 15-20 eurodan satılıyor.
Şile’nin bir diğer ünlü ve lezzetli mantarı ise yörede "gelincik" diye bilinen ‘Sezar’ mantarı. Bölgede kendiliğinden yetişen lezzetli mantarın Sezar adıyla tanınmasının nedeni ise Roma İmparatoru Sezar’ın bu mantarı sadece kendi için toplatıp, halka yasaklatması.

5 Aralık 2016 Pazartesi

Kütük üzerinde yetiştirilen mantar yüz güldürüyor

Ülkemizde istiridye mantarının yanı sıra kütükde mantar yetiştirciliğinede rağbet oldukça artmakda. Üretimi İstiridye mantarından tamamen farklı olan kütükde yetiştiricilik , yetiştiricilerine oldukça güzel paralar kazandırmakta.
MERSİN (AA) - Mersin'in Erdemli ilçesinde 3 yıldır kütük üzerinde kayın mantarı üretimi yapan Durmuş Ali Saydam, yılda 3 ton üretimi karşılığında 50 bin lira kazanıyor.
Üretici Saydam, gazetecilere yaptığı açıklamada, sosyal ormancılık faaliyetlerini artırmak için Mersin Orman Bölge Müdürlüğünün kültür mantarı yetiştiriciliği projesi kapsamında 60 kütükle üretime başladığını, 3 yılda üretimini 10 katına çıkartmayı başardığını söyledi.
Şu an 600 kütükle ürettiği mantarlara talebin fazla olduğunu vurgulayan Saydam, şöyle konuştu:
"Çiftçilikle uğraşırken yılda 5-10 bin lira gelir elde ederken şimdi kayın mantarından yıl da 50 bin lira kazanıyorum. Kayın mantarının kilogramını 15 liradan satıyorum. 3 yıldır üretimini yaptığım kayın mantarı çok şükür bana çok kazandırıyor. Şu anda yılda 3 ton kayın mantarı üretiyorum. Çok büyük talep var. Kazandığım parayla mahallemizde kendime ait market açtım. Şimdi işlerim çok iyi. Şu anda Mersin'in en çok kayın mantarı üreten kişisiyim. İlçe genelinde 26 mahallede üretim merkezim var. Hedefim, 600 olan kayın mantarı kütük sayısını bine çıkartmak. İnşallah hedefime kısa zamanda ulaşacağım. Yetkililerden, kayın mantarını yurt dışına ihracatı için destek bekliyorum."
Bin 400 rakımdaki taş örme evlerin alt katında ahır olarak kullanılan yerlerde yetiştirilen mantarın ışık almamasının önemli olduğunu belirten Saydam, atıl boş binaların kayın mantarı yetiştiriciliği için en ideal yerler olduğunu dile getirdi.
Aynı köyden İsa Turan da kayın mantarı üreticisi Saydam'ın yardımıyla üretim yapmaya başladığını, evlerinin altındaki ahırı mantarhane olarak kullandığını belirtti.


24 Ekim 2016 Pazartesi

İşçiliği bırakıp mantar üreticisi oldu.

Günümüzde artık birçok insan kendi işini kurmaya başladı. SAMSUN'un Atakum İlçesi'nde 27 yaşındaki Yunus İpekçioğlu, bir tanıdığının tavsiyesi üzerine yüksek gerilim hattı işçiliğini bırakıp eski bir ahırda istiridye mantarı üretmeye başladı. İpekçioğlu, 1 yılda yaklaşık 10 ton istiridye mantarı üretti.
Samsun'un Atakum İlçesi Kayagüney Mahallesi'nde oturan ve yüksek gerilim hattında işçi olarak çalışan, bekar Yunus İpekçioğlu, bir tanıdığının tavsiyesi üzerine 1 yıl önce istiridye mantarı üretmeye karar verdi. 60 metrekarelik eski bir ahıra içinde talaş olan mantar kompostolarını hazırlayan İpekçioğlu, mantar üretimine başladı. Başarılı olmasının ardından yüksek gerilim hattı işçiliğini bıraktı. İpekçioğlu, 1 yılda yaklaşık 10 ton mantar ürettiğini belirterek şöyle dedi:
"1 ay kuluçka, 1 ay da sarım dönemi oluyor. Ondan sonra hasadı topluyoruz. Mesela koparttığımız mantardan,15 gün sonra yeniden üretim yapabiliyoruz. Ortalama bir hasat döneminde 1.5 ton mantar alıyoruz. İstiridye mantarının toptan satışının kilosu 7-8 liradan, perakende de kilosu 10 liradan satılıyor. Ondokuz Mayıs Üniversitesi Ziraat Fakültesi öğretim üyesi Prof.Dr. Ümit Serdar hocamızın tavsiyesiyle bu işe başladım. 60 metrekare bir alan için bana yaklaşık 12 bin TL maaliyeti oldu." İpekçioğlu, ürettikleri mantarı genellikle otellere sattıklarını ve toptancılar aracılığıyla İstanbul'a gönderdiklerini dile getirdi.



19 Ekim 2016 Çarşamba

Genç Çiftçiler Mantar Yetiştiriciliğini Sevdi.

Ülkemizde mantar yetiştiriciliği oldukça yaygın olmasına rağmen belirli bir sermayesi olmayan yetiştirici adayları yetiştircilik yapamayorlardı.  TC Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı tarafından sunalan genç çifti projesi ülkemizde işsiz gençleri oldukça sevindirdi. Osmaniye’nin Merkez Akyar Köyünde Genç kadın çiftçi 100 metrekarelik alanda mantar yetiştirmeye başladı. Osmaniye’nin Merkez Akyar Köyünde Genç Çiftçi Hibe Projesinden faydalanarak 100 metrekare alanda mantar yetiştirmeye başlayan Genç Kadın Çiftçimiz Zeliha Bozdoğan mantar hasadına başladı. Eylül ayının başında 2 odada toplam 700 kompost katılarak üretime başlanan mantarhanede konusunda uzman teknik ekipler tarafından bakım uygulamaları ve hasat konusunda bilgi verildi.

Kadın çiftçiye sulama, iklimlendirme, hijyen konularında mantarhanede uyulması gereken kurallarla ilgili Mantarhane sahibi Zeliha Bozdoğan bu işi severek yaptığını, evden uzaklaşmadan aile bütçesine katkı sağlayabileceğini, pazarlama sıkıntısı yaşamadığını ve talebin artmasından dolayı işletmesini büyütmeyi düşündüğünü söyledi. Osmaniye’de son zamanlarda vatandaşlar tarafından yetiştiriciliğine büyük ilgi duyulan mantarcılık konusunda Gıda, Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğü tarafından da bir kurs açılması planlandığı bildiriliyor.

Osmaniye’de 24-28 Ekim 2016 tarihleri arasında Halk Eğitim Merkezi ile ortak açılacak kursta vatandaşların ihtiyaç duyduğu bilgiler teorik ve uygulamalı olarak aktarılarak kursu başarı ile bitirenlere katılım belgesi verileceği belirtildi. Mantar yetiştiriciliğinin uzmanlık ve hassasiyet isteyen bir konu olduğundan gerekli bilgiye sahip olmadan yetiştiriciliğe başlanmaması gerektiği kaydedildi.
KAYNAK: MEDYA GAZETE

22 Haziran 2016 Çarşamba

İstiridye Mantarı Nereye Pazarlanır?

Mantar yetiştiren adaylarının en çok merak ettiği konulardan biri  nerelere pazarlanacağıdır? Gün geçtikçe daha çok ilgi gören “İstiridye Mantarı veya yetiştiriciliği yapılan diğer türler” çeşitli sektörlerde alıcı muhakkak bulumaktadır.
Bunlardan bazıları;
– Semt pazarları
– Marketler
– Restaurantlar
– Oteller
– Fast Food zincirleri
– Pizza üretimi
– Donmuş gıda sektörü
– Catering şirketleri
– Manavlar
– Sebze halleri

Yukarıda belirtilen tüm sektörlere ürün satış bedeli 6-15 tl/kg arasında değişkenlik göstermektedir. Bu sektör dallarından birinde veya birkaçında kendinize alıcı bulduğunuz zaman, belirtilen günlerde kendilerine düzenli olarak taze mantar temin etmeniz gerekmektedir. Ürün kalitesi bu aşamada çok önem taşır. Sağlıklı ve temiz mantar ürettiğiniz zaman bu sektör dallarından büyük bir kısmıyla çalışma imkanı yakalarsınız. Sonuçta işini iyi yapan insanların alıcı bulması zor değildir.
 

 

16 Haziran 2016 Perşembe

MANTARIN FAYDALARI

Mantar Nedir:
Bizim mantar olarak topladıklarımız mantarın meyveleridir. Mantar esas olarak yer altında yada kütük veya benzerlerinin içinde yaşayan ince iplikciklerden oluşur (miselyum). Miselyum çoğu kez bir yıldan uzun ömürlüdür. Ancak meyvelerinin çoğu birkaç gün/hafta ömürlü olurlar.

Yararları Nelerdir: 
Tüm dünya üzerinde binlerce çeşidi bulunan mantar besin değeri yüksek bir gıdadır. Özellikle protein ve demir bakımından oldukça zengin bir besin olan mantarda, A, B, P, D ve K vitaminleri ile kalsiyum, potasyum ve fosfor da bulunmaktadır. Bağışıklık sistemini güçlendirir. Bedensel ve zihinsel gelişimi destekler. Mantar bol protein içerir fakat yağ oranı çok düşüktür. Bu sebeple diyet menülerinde sıklıkla kullanılır.



DOĞA VE MANTAR

Doğanın, 7 bin yıllık tarihi ve zengin yemek çeşitleriyle keşfedilmeyi bekleyen bir vaha Mantar dünyası. Özellikle İstiridye mantarı çiftlik konseptli tesislerde doğayla iç içe zaman geçirip, yetiştiricilik yapıp, lezzetli mantarlar dünyasına giriş yapabilirsiniz.

Doğa çok cömert, hepimize ve daha nicelerine yetecek kadar mantar var bu dünyada. Büyük şehir yorgunlarından kurtulmak hemde para kazanmak "Cennet gibi bir rüya değil mi?" diye soruyorsunuz değil mi? sorunun yanıtı hep olumlu, bizim işimizde yüzler gerçek anlamda gülüyor. En mutlu gülümseme yetiştirdiğiniz istiridye mantarlarınızı peşin paraya satığınızda sizin yüzünüze yerleşen gülümseme... Sizi anlıyorum bende, sizin geçtiğimiz yollardan geçtim, yıllarca birçok iş yaptım, ama yetmedi hep bir yanım eksik kaldı ve hayatımı değiştirdim. Yanlış anlaşılmasın hâlâ çalışıyorum, hem de çok. Denizli'de bulunan 2100 metrekare alan üzerine kurulu bir tesisi kurdum ve yönetiyorum. Türkiye'de çok sayıda tesis var. Bu tesisler genellikle çiftlik konsepti ile çalışıyor, küçük tesisler. Okul olma konseptli tesisimizde mantar yetiştiriciliği konusunda ders almanız mümkün.



TUVALET KAĞIDI RULOSUNDA İSTİRİDYE MANTARI YETİŞTİRMEK

Okul projesi olarak evde kolaylıkla yapabilirsiniz;
- Tuvalet kağıdını, rulo halde, bir tabağa yerleştiriyorsunuz,
- Üzerine kaynamış su döküyorsunuz. Suyu iyice emmesini sağlıyorsunuz.
- Rulo soğuduğunda, içindeki karton kısmı çıkartıyorsunuz, mantar tohumlarını bu boşluğa dolduruyorsunuz. (Hazır olarak satılan İstiridye mantarı  mantar tohumu kullanılabilir.)
- Soğuyan ve kültürü konan ruloyu kurumayıp nemli kalsın diye, strech filme sarıyorsunuz.
- 25 santigrat derecede karanlık bir yere bırakıyorsunuz.
- İki hafta bekletiyorsunuz. Üzerindeki tutkalımsı görünümlü kısımların oluşup oluşmadığını kontrol ediyorsunuz. Eğer oluşmuşsa buzdolabına koyup, 8-15 santigrat derecede 48 saat tutarak mantarların çıkması için şok etkisi yaratıyorsunuz. Daha sonra, 8-15 ‘C de yaklaşık olarak 3 hafta içerisinde istiridye mantarı meyvesini gözlemleyebilirsiniz. Bu sırada kurumaması için klorsuz su ile tuvalet kağıdı rulosunun nemli kalmasını sağlıyorsunuz.

Dikkat edilmesi gereken noktalar; İstiridye mantarı meyvesini verdikten sonra, yaprak kısmının uç kısımları tam olarak dışa doğru kıvrılmadan toplanmalıdır.  Dış tarafa döndüğünde mantar sporları havaya doğru yayılacağından kişilerde alerjik reaksiyonlara neden olabilir.  Bu durumlarda yüz maskesi kullanılması gerekebilir.


17 Kasım 2015 Salı

YAPRAK MANTARI

Mantar yetiştirmek zor görünürse de, ülkemizde çok sevilen, yenen, beğenilen bir besin maddesi olması dolayısıyla halkımızın beslenmesini ilgilendiren bir husus olarak dikkati çekmektedir. Kır mantarı  ( Yabani mantar ) Türklerin çok sevdiği bir gıdadır. Türkiye'nin çok sıcak olan bazı güney kısımları hariç hemen, her yerinde kır mantarı yetişir. İlk ilk ve sonbaharda halkımız bunları toplar. Bazıları kırda toplanan mantarı bir ateş üzerinde biraz tuz ekerek pişirir. Ve zevkle yerler. Bazıları ise sepet içerisinde büyük şehirlere getirir ve satarlar. Bazı köylüler ise mantarı kurutur, kışın ya çorba yapar veya bir yakınlarına hediye olarak verir. Ankara'da ilkbaharda bir günde 500 kg kadar kır mantarının satıldığı tahmin edilmektedir. Söylendiğine göre Bafra'da ilkbaharın  bir gününde mantar bayramı yapılır ve o gün yalnızca mantar Böreği yenir. Mantar biz Türkler tarafından o kadar çok sevilir ki, hemen hemen her yıl gazetelerde birkaç kişinin zehirli mantar yeme nedeniyle öldüğü belirtildiği halde yabani mantarlara gene de itibar edilir.

MANTAR TÜRLERİ

1. Agaricus Bisporus

2. Trüf

3. Boletus

4. Agaric Auguste

5. Lepiota Provera

6. Cantharellus

7. Cantharellus Tubeeformis

8. Lycoperdon

9. Morchella

Anadolu'da lamelleri yani şapkaları açılmış mantarların yıkandığı su gübreli bir yere dökülür. Böylelikle ertesi yıl oradan daha fazla mantar toplanır. Bu ilkel bir Ekim tarzıdır ve işe de yarar. Dağlarda ve ormanlarda mantarların çok çıktığı yerlere " Ocak " denir. Türkiye yabani mantarların yetişmesi için çok uygun koşullara sahip bir coğrafyadır. Çünkü mantar; yetişmesi için ılımlı bir iklimi sever. Örneğin, Bolu yaylasında baharda başlayan mantar mevsimi 3 ay kadar devam eder.


Yabani mantarın zehirlisi ve zehirsizini ayırt etmek her zaman mümkün olmaz ve pek kolay değildir. Zehirli olduğu halde görünüş itibariyle tamamen zehirsiz ve lezzetli mantardan ayırt edilemeyen birçok mantar vardır. Gümüş bir eşyayı mantarın karartması veya karartmaması ile zehirliliği ayırt etmek emin bir yol değildir. En emin yol kültürle, yani ekerek mantar yetiştirmektir. Kırlarda yetişen mantarın binlerce cinsi vardır. Kır mantarları, lezzet, hastalıklara mukavemet, koku, fazla mahsul verme, v.s. gibi nitelikleri haizdir. Bunlar yetişip şapkalarını açtıkları zaman bırakmış oldukları milyonlarca spor gelişigüzel dağılarak gübreli ve gölgeli yerlere gelerek orada yetişirler. Lezzetli, kokusu güzel, sağlam bir mantarı kolayca bulmak her zaman mümkün olmamaktadır, işte bu nedenlerle 300 yıl önce Fransızlar mantar kültürünün nasıl yapılacağını keşfetmişlerdir. 17. yüzyılın sonlarına doğru adı belirtilmemiş birisi at gübresini işlemiş ve bunu yabani mantarın mycelium'u ile karıştırarak mantar yetiştirmeye muvaffak olmuştur. Mantarın bu tarzda nasıl yetiştirileceğini ilk defa bir Fransız, Tourmefort tarif etmiş ve Paris'de 1707'de yayınlamıştır. Bu usul bugün dahi pek fazla değişmemiştir. Fransızlar 1800'de Paris'de mantar yetiştirmeye başlamışlar, 80 yıl önce de mantar yetiştirme Amerika, Almanya, Avustralya, Danimarka gibi memleketlere sıçramıştır. Mantar yetiştiriciliği özellikle II. Dünya Savaşından sonra pek fazla bir gelişme göstermiştir. Öyle ki özel mantar evlerinde, metruk fabrikalarda ve tünellerde, yer altı şarap mahsenlerinde, v.s... gibi yerlerde mantar yetiştirmeyen batı ülkesi yok gibidir. Üretim bakımından en başta A.B.D., İngiltere, Fransa, Hollanda gibi ülkeler gelmektedir.



İklim bakımından yılda ancak 4 ay mantar yetiştirmek mümkün olduğu halde, bugün Dünya'ya damping yapabilecek kadar mantar yetiştirilmektedir. Bulgaristan ve Yugoslavya'da da devlet teşebbüsü ile bir kaç yıldır mantar yetiştirilmeye başlanmıştır. A.B.D.'de, içerisinde 30 km asfalt yol bulunan dev mantar çiftlikleri mevcuttur. Fransa'da Somycell yeni adıyla Sylvan adlı müessesede ayda 900 ton mycelium yetiştirilmektedir. İsviçre'de Zürich'in yanındaki Gossau'da Profesör J.W. Sinden ve Bayan E. Hauser, «Champignon Laboratorium»da da mycelium üretmekte ve böylece bu merkezde günde 1 ton mantar yetiştirilmektedir. J.W. Sinden'in 45 yıl önce A.B.D.'de hazırladığı sporlardan bugün dahi mantar üretilebilmektedir. Her memlekette mantarı ilgilendiren mecmualar, kitaplar yayınlanmakta, her iki yılda bir de uluslararası kongreler düzenlenmektedir.

Mantar yetiştirme sanayinin iki büyük dalı vardır. Biri kültürü, diğeri mycelium'u hazırlamaktır. Mantar kültürünün teknolojisine burada etraflıca değinilmeye imkân olmadığı gibi İngilizce «Spawn» adı verilen mycelium hazırlamanın tekniğini de eleştirmeye imkân yoktur. Kültür hususunda çeşitli dillerde yazılmış kitaplar olduğu halde «Spawn» hazırlamaya ait maalesef bir kitap yoktur. Bu hususta firmalar rekabet yüzünden hemen hemen gizli usuller uygulamaktadırlar. Yetiştirme usulünde at gübresi diğer bir kısım maddelerle karıştırılarak yığınlar yapılır; harareti yükselen yığınlar 3-4 günde bir çevrilmek suretiyle 14 ilâ 16 gün tutulur ve bu suretle myceliumun gelişmesi için uygun hale sokulur (kompostlama). Kompostlanmış gübre sonradan 50 ilâ 60 derece arasında bir sıcaklıkta 4-5 gün ısıtılarak (Pastörizasyon «peak-heating») içinde Spawn için zararlı olan canlılar öldürülür. Bu suretle ekime hazırlanan komposta Spawn ekilir (Spawning) yani mantar miseli ; 15-20 gün içerisinde üreyen myceliumlu torbalar üzerine 2-3 cm kalınlıkta özel bir toprak (torf) örtülür (casing). 15-20 gün sonra gelişen mantarlar toplanmaya başlanır; 2-3 ay kadar mahsul devam eder. Mantarlar, güneş ışığına ihtiyaçları olmadığı için kapalı yerde yetiştirilirler. Esasen güneş ışınının sıcaklığı ve Uv ışınları bunları kurutacağı için zararlıdır. Klimalı yerlerde yılın her ayında mahsul almak mümkündür. İstanbul'da da yılın her ayı mahsul almak mümkündür. İyi bir ekici yılda 4-5 defa Odalarını kompost ile doldurarakimini yaparsa yılın her ayı mahsül alabilir. Buna erişmek için iyi bir iklimlendirme ve güzel bir tekniğe sahip olmak gerekir. Bu kadar bol ve sık mahsul veren başka bir sebze türü yoktur.

Mantar’da hemen hemen her türlü vitamini bulmak mümkündür. %4 kadar proteini vardır. Bu kadar fazla protein ihtiva eden başka bir sebze mevcut değildir. Bu nedenle lezzet bakımından proteinli gıdayı andırır, adeta et lezzetindedir. Gene bu nedenledir ki, sıcak yerde çabucak bozulur. Bununla beraber buzdolabında 14 gün +2 - +4 C derecede tazeliğini muhafaza eder. Karbonhidrat bakımından pek zayıftır. Zayıflamak isteyen şahıslar için mantarın bu yönü arzu edilen niteliktedir. Mantar bu kadar özelliği olan bir canlı olduğu halde memleketimizde maalesef son yıllara kadar kültürüne hiç kimse eğilmemiştir. A.B.D.'de üniversitelerde ayrıca mantarla ilgili kürsü ve müesseseler, Hollanda'da okullar ve araştırma merkezleri bulunduğu halde, ülkemizde Ziraat Fakültesi derslerinde mantarın yetiştirilmesi ile ilgili bir ders olmadığı gibi konuyla ilgili bir makale dahi yayınlanmış değildir.